Placebo etkisi dedikleri şey gerçekten varmış! Bildiğiniz gibi aşı gönüllüsü idim; hatırlamayan için link https://sebonunsesi.com/asi-gonullusu-olmak/, işte o aşı boş aşı imiş! Ne, nasıl yani, aşının da boşu mu oluyormuş diye çevremden çok soru aldığım için size durumu açıklamak istiyorum. Aşı çalışma grubuna katıldığımızda bize bu bilgi verilmişti, olası yan etkiler test edilirken bir boş, iki dolu aşı ile çalışmanın oluşturulduğunu biliyorduk; bu durumda ben üçte birlik kısımda yer almış oldum. Daha sonra aşı gönüllüsü olduğum için öncelikli aşı olmaya hak kazandım, bildiğiniz gibi henüz 65 yaş altına bir aşılama yapılmadı, öncelikli olarak riskli gruplar aşılanıyor.
Her neyse ilk aşımı olduğum gün akşam bademi gezdirirken birden vücudum kaşınmaya başladı, eve gittim ki ürtikerim azmış, hemen bir antialerjik aldım ve söndü. Benim ürtiker problemim geçen sene zona olduğumdan beri aralıklarla devam ediyor zaten; dolayısı ile çok şaşırmadım. Bunu takip eden dördüncü günün akşamı yine kabardım, ama nasıl kabarmak, kollarım ciğer gibi kızardı, kaşınmaktan vücudum yara oldu. Boğazım, gözlerimin üstü karnım, sırtım her yerimde kırmızı kaşınan döküntüler çıktı; sonuç hastanenin acilinde buldum kendimi. Acilde hemen bir tarafa kortizon iğne, diğer tarafa da avil iğne yaptılar ve ben söndüm. Bunu takip eden 21 gün boyunca da antialerjik kullandım. O arada ikinci doz aşımı oldum. Bu kabarmalarımdan ötürü ikinci dozu olurken damaryolum açık tutuldu ve bir buçuk saat kadar hastanede gözlem altında tutuldum. İkinci dozu olduğum gün herhangi bir yan etki ile karşılaşmadım. Yan etki ne olabilir diye soracak olursanız alerjik reaksiyon gösterdiğim için anaflaktik şok riski olabilirdi, bunun için çantamda adrenalin iğne ile dolaşıyorum. İkinci dozdan yaklaşık on gün kadar sonra (artık antialerjik içmiyordum) yine vücudum kabardı, kendi kendime avil iğne yapmak zorunda kaldım, ve de aşı kartımı teslim edeceğim gün artık immunoloğa gittim.
Sonuç olarak o arada antikor bakıldı, antikorum oluşmuş; bu kadar zahmete değdi mi derseniz, bence değdi. Sonuçta aşının hastalıktan koruma oranı %50 olarak açıklanmış olsa da hastaneye yatmadan hastalığı atlatma oranı %100, amacımız bu salak hastalıktan ölmemek.
Konunun başlığına dönecek olursak, neden aşı boş ben fos dediğim anlaşılmıştır herhalde. Bu yazımın bugüne gelmesi de bana evrenin bir oyunu mu bilemiyorum ama bu süreçte yanımda olan amcam başta olmak üzere tüm doktorlarımızın tıp bayramını bu vesile ile kutlamak istiyorum.
Sevgi ve sağlıkla kalın ♥