Yeme içme ile aram o kadar iyi olmasa bu kadar kilo da almazdım belki… Olsun her şey bir deneyim, bakın sizinle paylaşacağım 🙂
Benim İtalya aşkım master yaparken başladı. Hadi dedim ikinci bir yabancı dil öğreneyim, düşündüm taşındım İtalyanca istediğime karar verdim, sonra bu seçimim şehir değiştirmeme, sonra da evlenmeme sebep oldu. Hayatta her seçim kaderinizi belirler çünkü.. Bunlar da başka bir blog konusu, bir gün belki yazarım. Onun için İtalyan kültürünün ve mutfağının yeri bende başka.
İtalyan mutfağı nedir?
Herkesin bildiği pizza var elbette, makarna da var ama öyle haşlanmaktan iflahı sökülmüş makarna değil, “al dente” yani dişe gelir makarna güzel soslarıyla.
Peki bir tek bunlar mı var? Tabi ki hayır, güzel tatlıları var cannoli gibi, panna cotta gibi. Roma dondurması dünyaca meşhur, italyancası ile “gelato”
İnanılmaz derecede bir sebze tüketimi var, adını bile bilmiyorum yemeklerin, aklımda tutamıyorum o derece. Aslında çok et tüketimi yok, sebze, hamur ve peynir mutfağın göbeğine oturmuş. En çok tüketilen sebzeler domates, sarmısak, fesleğen, sonra patlıcan, enginar vs. Kısacası şu fotoya bakın anacım:
Sonra şarapları elbette çok güzel, şarap su gibi içiliyor, ve de şarap yanında veya başlangıç olarak yenilebilecek peynirleri var. Çok bilinen parmesan makarna üzerine kullanılıyor sadece, Pecorino Romano ( yani Roma’nın peyniri) da yemeklerde çok kullanılıyor, ama bence yemeğe karıştırılmadan direkt de yenilebilir. Pecorino Sirbone ise bence tam bir şarap eşlikçisi.
Peki gelelim detaylara.
Pizza neymiş? Nerden çıkmış?
Pizza aslında fakir yiyeceği, un-domates-sarmısak- fesleğen ve tabi ki mozzarella.. Kraliçe’nin biri, ki bu kraliçe Margherita oluyor 🙂 bu fakir yiyeceğini merak eder ve pizza buuuum! meşhur olur. Kraliçe
pizzanın adını sorunca sunan adam heyecandan Margherita pizza der ve orijinal pizza olur sana Margherita. Zamanla dünyaya yayılıp çeşitlenmiş olsa da pizzanın aslı bu.
Bence de en yemeğe değer
olanı. Tabi Taormina’da dilim pizzacıda enginarlı ve patlıcanlı pizzayı yiyince fikrim biraz değişti. 🙂
Gelelim makarnaya… Makarna, yani İtalyanların deyimi ile “pasta”. Bizdeki mantı- İtalya’da ravioli veya tortellini, ravioliyi genelde ıspanak-ricotta peyniri veya balkabaklı yapıyorlar. Bence raviolinin en güzel versiyonu tereyağ ve adaçaylı olanı. Tortellinin de genelde içi değişse de genelde peynirle dolduruluyor.
Ülkemizde en çok bilinen “Penne” boru şeklinde olup kesilmiş makarna, bizdeki düdük makarnanın kalını, soslarla çeşitleniyor. “Fussili” kıvırcık, sipiral şeklinde olan, “Farfalle” yani kelebek makarna var.
“Tagliatelle” var, yani kesme makarna, bunun da aslı taze tüketilmesi..”Lasagna” yani lazanya var, yine taze taze açılmış makarna hamurunun arasına genelde bolonez sos konularak fırınlanması ile
yapılan…oofff 😛
Biraz da soslardan bahsedelim, bu blog burada kalsın, iştahım açıldı gece gece 😀
Arabbiata: aslında acı domates sosu kendisi arabbiare italyanca kızmak, sinirlenmek demek…
Pesto: aslında yeşillikler, parmesan, sarmısakla yapılan bir sos. Pestoda genellikle fesleğen
kullanılıyor, ama diğer sebzelerle de yapıldığı oluyor.
Bolognese (bolonez): Bildiğiniz kıymalı makarna, ama iyi bir bolonez sosta bol da malzeme oluyor.
Daha çeşitler arttırılabilir. Konu hakkında detaya inmemi isterseniz iletişime geçebilirsiniz…
İtalyan mutfağı, seni seviyorum ama mola 🙂